Çocuklarda öğretim hayatı ortalama 5-6 yaşlarında başlar ve ortalama 15 sene devam eder. Eğer gelişmiş bir ülkede yaşamak istiyorsanız o ülke’nin öncelikle eğitim öğretim düzeyinin en yüksek seviyeye çıkartılması gerekir. Bunun bilincinde olan tüm toplumlar refah ve güven düzeyi aşırı yüksek toplumlardır. Cehalet yenildiği anda medeniyet başlar.
Hepimiz 5 yaşımızdan itibaren sabah erken kalkmak durumunda bırakıldık. Bu koşuşturma bir ömür boyunca devam edecek bir çemberin aslında habercisiydi. Aslında en başa dönüp baktığımızda eğitim öğretim hayatı bizleri buna hazırlarken bir yandan da cehaleti yenip, toplumsal anlamda ve kariyer anlamında gelecekte iyi bir konuma sahip olmamızı amaçlar. Buraya kadar her şey mükemmel ama asıl problem tercihlerimizde başlıyor. Anne ve babalar evlatlarını ne kadar iyi tanırlarsa bu tercih konusu tam isabetle sonuçlanacaktır. Burada kilit nokta anne ve babalardır çünkü her durumda olduğu gibi bireyler en çok anne ve babalarından etkilenirler ve çoğu zaman eğitim ve tercih konularında sizlerin istediği alanlarda hareket ederler. Ama çocuğunuz ne istiyor hiç sordunuz mu ? Özel yeteneklerinin, hitabetinin, yazısının, resim yeteneğinin, edebiyata olan ilgisinin, finansal veya matematik zekasının, müzik veya ses yeteneğinin, ikna kabiliyetinin, dans veya spor yeteneklerinin farkında mısınız ? Çocukları ilköğretimden itibaren yetenekleri olan yönlere yönlendirmek bir ömür boyunca onlara verebileceğiniz en güzel armağandır.
Üniversite sınav ve tercih zamanı kime sorarsak soralım ben mimarlık okuyacağım, ben hukuk okuyacağım, dış ticaret, işletme, iktisat, uluslararası ilişkiler vb. bölümler üzerine cevaplar alıyoruz. Tabi ki öğrenci’nin hayali ideali avukat olmak olabilir, dış ticarette ilerlemek ithalat ihracat yapmak olabilir. Dikkat ederseniz tıp, iç mimarlık, tasarım gibi bölümleri dışarıda tuttum. Fakat ne avukatlar tanıyorsunuz ki başarılı bir müzisyen, ressam, ne yöneticiler var ki ciddi anlamda tasarım yapıyorlar. İnsanların öncelikle zihin ve bedenlerinin mutlu olmaları, ruhsal anlamda tatmin olmaları gerekir ki başarı ve mutluluk gelebilsin. Bu da ancak hayatta yapacakları doğru seçimlerle gerçekleşir. Bırakın çocuklarınız kendilerini keşfetsinler, onlara fırsat verin, verin ki gerçek birer birey olarak bu hayata devam edebilsinler. Gelecek yaşamlarında ben bu bölümü annem babam istedi diye tercih ettim ve sonucunda mutsuz olduğum bir işte çalışıyorum demesinler.
Zorunda olduğumuz tek şey ölümdür, gerisini tamamen biz oluştururuz.
ALP KESKİN